🚀 Göklerin Yeni Hükümdarı: KIZILELMA, JET Motorlu Uçağı Havada İmha Ederek Tarihi Yeniden Yazdı!
Baykar'ın geliştirdiği ve Türkiye'nin havacılık alanındaki çığır açan projesi Bayraktar KIZILELMA İnsansız Savaş Uçağı (İSU), Sinop semalarında gerçekleştirdiği test atışıyla dünya savunma ve havacılık sahnesinde bir dönüm noktasına ulaştı. KIZILELMA, yüksek süratli bir JET motorlu hava hedefini, görüş ötesi menzilli füzeyle tam isabetle vurarak JET çağında insanlı-insansız hava muharebesinin (air-to-air combat) kurallarını kökten değiştirdi.
🎯 Dünya Havacılık Tarihinde Bir İlk: İnsansız Platformdan JET Vuruşu
Bu tarihi deneme, yalnızca Türk savunma sanayi için değil, küresel havacılık sektörü için de devrim niteliğindedir. Test, insansız bir savaş platformunun, JET hızında seyreden bir hedef uçağını, etkili bir hava-hava füzesi ile başarıyla düşürdüğü dünyadaki ilk örnek olarak kayıtlara geçti.
Çoğu uluslararası insansız savaş uçağı projesi (UCAV), ağırlıklı olarak yer hedeflerine yönelik görevler için tasarlanırken, KIZILELMA elde ettiği bu kabiliyetle hava üstünlüğü görevlerinde yetkinliğini kanıtlayan tek insansız jet uçağı konumuna yükseldi.
🛡️ Milli Güç Birliği: Radar, Füze ve JET Uçak Entegrasyonu
Başarının ardında tamamen yerli ve milli sistemlerin mükemmel entegrasyonu bulunmaktadır:
- Gözlem ve Takip (Milli Radar): Senaryo gereği fırlatılan yüksek hızlı JET hedef, KIZILELMA'nın burun kısmında yer alan, ASELSAN üretimi en son teknoloji MURAD AESA Radarı tarafından derhal tespit edilip kilit altına alındı.
- Hedef İmha (Milli Füze): Radar ile hassas bir şekilde hedeflenen JET uçağa karşı KIZILELMA, kanat altında taşıdığı TÜBİTAK SAGE üretimi GÖKDOĞAN Görüş Ötesi Hava-Hava Füzesi'ni ateşledi. Fırlatılan milli füze, hedefine mutlak isabetle ulaştı.
Bu zincirleme başarı, milli bir hava aracından, milli bir hava-hava füzesinin, milli bir radar sistemi tarafından güdümlenerek atıldığı Türk havacılık tarihindeki ilk hava-hava taarruz görevidir.
🤝 Geleceğin Savaşı: F-16'lar ile JET Kol Uçuşu
Testin bir diğer kritik aşaması da insanlı ve insansız platformların gelecekteki iş birliğini gözler önüne serdi. Merzifon 5. Ana JET Üssü'nden havalanan beş adet F-16 savaş uçağı, Sinop semalarında KIZILELMA ile buluştu.
İnsansız JET savaş uçağı KIZILELMA, F-16'larla birlikte beşli kol uçuşu icra ederek, insanlı-insansız müşterek harekât konseptinin (MUM-T) olgunluğunu kanıtladı. Bu durum, geleceğin hava kuvvetlerinde insanlı JET pilotlarının insansız JET platformlarıyla koordineli görev yapacağının somut bir göstergesi oldu.
💡 "Görülmeden Gören, Vurulmadan Vuran" JET Kavramı
Bayraktar KIZILELMA, düşük radar kesit alanı (RKA) özelliği sayesinde mevcut insanlı savaş JET'lerine kıyasla çok daha zor tespit edilebilir bir yapıya sahiptir. Üzerindeki gelişmiş sensörler ve MURAD AESA gibi radar sistemleri ile düşman uçaklarını, kendisi fark edilmeden çok daha uzak mesafelerden tespit etme kabiliyetine sahiptir.
Bu yeni konsept, "Görülmeden gören, vurulmadan vuran" felsefesini hava muharebesine taşıyarak, JET çağının hava üstünlüğü dengelerini Türkiye lehine çevirecektir.
💰 İhracat Şampiyonundan Kritik Eşik
Baykar’ın tamamen öz kaynaklarıyla geliştirdiği KIZILELMA projesi, Türkiye’nin teknoloji alanındaki bağımsızlığını simgeliyor. Savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri olan Baykar, bu tarihi testle birlikte ürün portföyüne küresel pazarda büyük talep görmesi beklenen hava-hava yetenekli bir JET platformu daha eklemiştir.
KIZILELMA'nın bu atışı, sadece bir teknik başarı değil, aynı zamanda Türkiye'nin göklerdeki stratejik bağımsızlığının da tescilidir.
✍️ Editör Yorumu: JET Çağında Egemenlik ve Özgüven
Bayraktar KIZILELMA’nın Sinop semalarında gerçekleştirdiği bu son test, sadece bir mühendislik başarısı değil, aynı zamanda ulusal teknoloji hamlemizin ulaştığı stratejik derinliğin somut bir ilanıdır. Türkiye, insansız bir JET savaş uçağının, JET hızında seyreden bir hava hedefini havada imha ettiği bu vuruşla, dünya havacılık tarihine sadece bir not düşmekle kalmadı, yeni bir bölüm yazdı.
Yıllardır hava muharebesi denildiğinde akla gelen konseptler, insanlı JET avcı uçaklarının manevra kabiliyetleri ve pilotların reaksiyon süreleriyle sınırlıydı. Ancak KIZILELMA, bize geleceğin muharebe alanının bu sınırların çok ötesinde olduğunu gösteriyor. Artık hava-hava muharebesi; insanlı JET'lerin risk alamayacağı, Görülmeden Gören akıllı insansız platformların, milli radar ve füze sistemleriyle entegre olarak tam bir koordinasyon içinde çalıştığı bir uzaydır.
Bu başarı, Türkiye'nin savunma sanayii ekosisteminin, kritik teknolojileri dışa bağımlı kalmadan, sıfırdan ve özgün bir şekilde üretebildiğinin en net kanıtıdır. Milli JET savaş uçağımızın F-16'larla kol uçuşu yapması ise, gelecekteki hava kuvveti konseptimizin insanlı ve insansız JET'leri ayrıştırmadan, ortak bir güç olarak kurguladığını simgeliyor.
KIZILELMA’nın gökyüzündeki performansı, savunmada "oyun değiştirici" olmaktan "oyun kurucu" olmaya doğru attığımız kararlı adımı gösteriyor. Bu tarihi atış, Türk milletinin teknolojiye olan inancını ve özgüvenini zirveye taşımıştır.
Göklerdeki egemenlik, artık kendi teknolojisini üreten milletlerindir.


